Bu sene, üniversite arkadaşlarımla buluşmamız Avşa Adasında oldu.İlk defa gittiğimiz Avşa Adasında,eski mahalle yaşantısını,samimiyeti ve gülümseyen insanları bir arada bulduk.
 |
| Güneşin gidişi muhteşem |
Hiç savaşmamış,güçlünün korunmasına sığınmış,verimsiz toprakta yetiştirdiği ile yetinmiş,
yetiştirdikleri üzümlerden dünyaca ünlü şaraplar yapmayı bilmiş, ada olmanın avantajı ile sofralarından eksilmeyen balıkları ile mutlu,muhabbetli ve sakin yaşamışlar gibi geldi bana.
 |
| En yüksek yeri |
Adanın konumu; Marmara Denizi'nin güneybatısında üç büyük(Marmara,Avşa,Paşalimanı)
ve dokuz küçük(Etkinlik,Koyun,Mamalı,Hasır,Pale,Fener,Asmalı ve Paşalimanı koyundaki iki adacık) ada vardır.Marmara Adaları ismini taşıyan bu adalar, yapı ve yerşekilleri bakımından Kapıdağ Yarımadası'nın Marmara Deniz'deki uzantısı görünümündedir.
4.zamanın sonlarında deniz seviyesinin yükselmesi ve alçak kesimlerin sular altında kalması
sonucunda, Kapıdağ Yarımadası'ndan ve birbirlerinden ayrılarak bugünkü şekillerini
almışlardır.
 |
| Bu ada her akşam bu manzarayı görüyor |
Bir adada ömür geçirmek kolay gibi geldi bana.Belki de yanılıyorum ? Neyse bakalım kimlere ev sahipliği yapmış 9 km uzunluğunda 4 km genişliğindeki sevimli adamız?
 |
| Başka bir akşam |
AVŞA ADASI'NIN TARİHİ
Adanın ilk yerli halkı hakkındaki bilgiler antik çağın ünlü coğrafyacı ve tarihcisi
Strabon'un ile Plinius'un kitaplarınada bulunmaktadır.
Toprak durumu yüzünden hiç bir zaman zengin olmamış bağımsız bir iradeye kavuşmamış
olan ada tarih içinde çevresine de hakim olan kuvvetlerin himayesini kabul etmiş.
boş kalmıştır.
 |
| Süper şık düşünülmüş ,teşekkürler |
Arap orduları 672-678 yılları arasında İstanbul'u kuşattığı zaman Arap donanması Avşa
Adası'nda konaklamış ve çok sayıda Arap adaya yerleşmiş.
Günümüzdeki Yiğitler Köyü'nün diğer adı 'Araplar'dır. Enteresan değil mi yüzyıllar
geçmiş fakat hala geçmiş bir yerde kendini gösteriyor.Hatta adanın yerli halkının
türkleştirilmiş Araplar olduğu düşünülür.
Avşa adası kumsallarında bulunan çeşitli çağlara ait çakmak taşı,kemik,değirmen taşları,değişik şekillerde baltalar,adadaki yerleşimin çok eskilere gittiğini göstermektedir.Bazı buluntular ,Erdek Açık Hava Müzesinde olduğu söyleniyor.
Ne yazık ki şimdiye kadar arkeolojik kazı yapılmamıştır.
Ada'nın yüzeyinde bulunan eserlerden Neolitik-İlk Tunç çağı-Kalkolitik-Hellenistik
Roma- Bizans-Osmanlı çanak çömlekleri bulunmuştur.
Bu yüzey buluntularından Roma kapları,mezar stelleri,amphorlar,yazılı kitabe parçaları
ne yazık ki ev temellerinde ve bahçe duvarlarında kullanılmış.
 |
| Meryem Ana manastırı |
Adanın tek tarihi kalıntısı;Manastır mevkide bulunan manastırdır.
17.yy.da inşa edilmiştir.40 oda veya hücreden oluşan Agios Georgios (Panagia-Meryem Ana)
manastırı ve şapeli adanın tek eseridir. Bu eserden kalan tek tük taşlarda ilgisizlikten ve
muhtelif kullanma şekillerinden dolayı yok olmaktadır.Günümüzde ise tel örgü ile çevrilmiştir.
Manastır mevkinde denizin içinde küp mezarlar ve içlerinden çıkan adak eşyaları
(kaplar) bulunmuştur.Manastır içinde bir kuyu içinde sürahi ve maşrapalar bulunmuştur.
Bu buluntular,'Beni araştırın,gizli tarihimi ortaya çıkartın' diyor,bu küçük ve sevimli ada daha neler neler anlatacak bizlere...
 |
| ara sokaklar |
Osmanlı döneminde adada Rum,Yahudi ve Türk ahalileri yaşamakta ,
Rumlar ve Yahuidiler Avşa tarafında,Türkler ise Yiğitler köyünde yaşamaktaydılar.
 |
| yol arkadaşlarım |
Cumhuriyetin başlangıç döneminde,Rumlar adayı terk ederken Türk komşularının
katilleri olup adayı terk etmişlerdir.
Mübadelede, Balkanlar'dan ve Girit'ten gelen göçmenler de adaya yerleştirilmiş ve yerli halkı oluşturmuşlar.
1970'li yıllarda turizmciliğin keşfedilmesi ile İstanbul,Ankara başta olmak üzere gelenlerin
tatil bölgesi ve özellikle İstanbul sosyetesinin buluştuğu yer olmuştur.
Eminim sizde gittiğinizde anlamışınızdır, sosyete hala orada hissediliyor.
Bu kadar modern,bakımlı,kibar ,sakin ,güler yüzlü insanların toplu halde yaşadığı yer gibi..
 |
| köy olduğu belli olsun |
AVŞA ADASI'NIN ADI NEREDEN GELDİ
Tarih boyunca birçok isim alan ada Kyzikolus Pioneses( propontis=Marmara Denizi'nin
eski adı) adalarını anlatırken Meryem Ana Manastırı nedeni ile PANGİA adının verildiğinden bahseder.
Marmara adalarında tarihi inceleme yapan Gedeon'a göre patrikhane tarafından verilen
1892 tarihli tavsiyenamede ise adanın ismi AOUSİA şeklinde yazılmıştır.
Rumlar adayı terk etmeden önce AFSİSSİA ismini kullanmışlardır.
Adanın ismi daha sonarları ARAPLAR adası olarak anılmış.Yakın zamanda adanın resmi adı
TÜRKELİ olmuştur.
Günümüzde adanın tarihi isminin Türkçeleştirilmiş şekli olan AVŞA kullanılmaya
başlanmıştır.
 |
| sakinlik |
GEZİLECEK YERLERİ
Her yerini gezelim derim;
KOYLARI VE PLAJLAR; Çınar koyu,Tavşanlı Plajı,,Altınkum Plajı,Karadut Plajı
Mavi koy,Kumburnu koyu, Manastır koyu,Kumtur koyu , Beyaz saray koyu,Yiğitler
Plajı,Değirmen ardı Plajı
Vaktiniz varsa tüm koylara uğrayın derim.Biz en çok Manastır Koyu'nu sevdik,
ıssızdı ve sokaklarında kaybolarak gezmekten keyif aldık.
 |
| yollar bakımda |
 |
| kesinlikle gerekli |
 |
| Bitki örtüsü |
Bitki örtüsü,çalı ve maki görüntüsünde
 |
| Merkez |
 |
| sabah yedi merkezden görüntü |
 |
| En sakin zamanı |
 |
| Deniz tutkunlarının saat'i |
 |
| Sabit Pazar Her Gün Açık |
 |
| Yollar Yollar |
|
| En Yüksek Tepesi Sadece Biz Vardık |
 |
| Büyüleyici |
 |
| Doğması mı Batması mı bilemedim |
Biz arkadaşlarla pansiyonda konakladık,pansiyon,yeme içme mekanları,çay bahçeleri
bizlere makul ölçüde geldi.
Sizlere de pati pati geziler :)
0 comments:
Yorum Gönder